Bu uzman fotoğrafçılık ipuçlarıyla mükemmel spor çekimleri yapın

Dave en unutulmaz fotoğrafını, 2003 Ragbi Dünya Kupası'nda çekti. Bu fotoğrafta, İngiltere'nin o zamanki kaptanı Martin Johnson, fotoğrafçının üzerine yükselerek, takımın turnuva zaferinden dakikalar sonra kupayı havaya kaldırıyor. Arkasındaki takım arkadaşları ve stadyumdaki hayranlar zaferi kutlarken neredeyse mutluluk nidaları attığını duyabiliyorsunuz. Kupa, ragbi oyuncusunun devasa ellerinde neredeyse bir oyuncak gibi duruyor ve sahnenin üzerine inen ışıkların altında hoş bir şekilde parıldıyor.

Dave'i yakaladığımızda Japonya'daki 2019 Ragbi Dünya Kupası'na hazırlanıyordu. Dave burada İngiltere takımıyla çalışacak. Hazırlanmak için seyahat programını ve fotoğraf kitini düzenliyor ve stadyumlarda fotoğraf makinesi tetikleyici kullanabilmek için lisans alıyordu. Üç profesyonel fotoğraf makinesi gövdesi, lensler, tripodlar ve monopodların yanı sıra yağmurlu sezonla başa çıkmak için yanına çok sayıda yağışlı hava ekipmanı alacağını söyledi.

Buna ek olarak, şimdiden yakalamayı umduğu çekimler hakkında kafa yoruyordu. Turnuva boyunca çekeceğini tahmin ettiği binlerce fotoğrafın arasında özellikle bir tanesini yakalamayı umuyor: "Hayalimdeki çekim, İngiltere'nin yeniden Webb Ellis kupasını yani Dünya Kupasını kaldırdığı an!"

Dave, hangi spor çekimini yapıyor olursanız olun spor fotoğrafçılığınızı geliştirmeniz için uzman önerilerini paylaşıyor.

1. Sporunuzu iyice tanıyın

"En büyük zorluk sporu tanımaktır." diyor Dave. "Oyunun kurallarını öğrenin; böylelikle oyuncuların ne yapmaya çalıştıklarını bilirsiniz." Oyuncunun bir sonraki hamlesini tahmin edemezseniz ayak uydurmakta zorlanabilirsiniz.

Her spor farklıdır. Ragbiye kıyasla "futbol, daha hızlı oynanan ve daha hızlı fotoğraflanan bir oyundur." diyor. Ancak diğer yandan ragbide görüş alanınızı engelleyebilecek ve iyi bir çekimin arasına girebilecek daha fazla oyuncu ve insan olsa da futbolda "sahada çok daha az insan var, bu sayede daha net bir görüş elde ediyorsunuz."

2. Gücünüzün yettiği en iyi kiti satın alın

Dave ilk başladığında, fotoğraf makinesi olmamasına rağmen National Council for the Training of Journalists'e (Ulusal Gazeteciler Eğitimi Kurumu) girdi. O zamanlar gücü neye yetiyorsa onu satın almak zorundaydı: eski bir 35 mm analog fotoğraf makinesi. Şu sıralar başlıyorsanız en temel özellikler olarak kullanım kolaylığı, güvenilirlik ve paranızın karşılığını vermesine dikkat etmenizi öneriyor. "Alabileceğinizin en iyisini alın yeter." diyor ve kötü yatırımlara karşı dikkatli olun.

Tam bir DSLR kiti çok korkutucu veya ulaşılmazsa spor fotoğrafçılığının taleplerini karşılayan özelliklere sahip kompakt veya köprü tarzı fotoğraf makinesi edinin. Canon'un köprü serisinin en iyisi Canon PowerShot SX70 HS, aksiyonu yakalamanıza yardımcı olmak için 65x optik zuma ve hızlı, hassas otomatik odak (AF) ile sürekli AF seçeneğine sahiptir ve saniyede 10 kare çekim yapabilir.

Ancak Canon lens seçeneklerinden tam faydalanmak için Canon EOS 80D gibi bir DSLR fotoğraf makinesine yatırım yapmak, spor fotoğrafçılığı için harika bir seçimdir.

3. Sağlam bir lens seçin

"Spor fotoğrafçılığında standart lens Canon EF 400mm f/2.8L IS II USM'dir [bu lensin daha da hafif ve yeni versiyonu Canon EF 400mm f/2.8L IS III USM de öyle] ve bu mükemmel bir lenstir. Canon EF 70-200mm f/2.8L IS II USM'yi de oldukça sık kullanıyorum. Güvenilirler ve pek çok darbeye dayanıklılar. Spor çekimi yaptığınızda fotoğraf makinelerini hızla yere koyuyor ve etrafta koşuyorsunuz. Buna dayanmaları için oldukça sağlam olmaları gerek.

"Yeni başlıyorsanız 70-200 mm çok daha faydalı olur. Genelde uzman olana dek 400 mm lens pek tercih edilmez."

Benzer sonuçları daha uygun fiyata elde etmek için Canon EF 70-300mm f/4-5.6 IS II USM veya Canon EF-S 55-250mm f/4-5.6 IS STM'yi düşünebilirsiniz. İkisi de Canon'un, fotoğraf makinesi titremesinden kaynaklanan bulanık görüntülerin üstesinden gelen ünlü Görüntü Sabitleyici (IS) teknolojisine sahiptir. Elleriniz titrediğinde, titreşim etkisini ortadan kaldırmak için lensin içindeki eleman da titrer. Bu da, tripod yerine elde çekim yaptığınızda bile fotoğraflarınızın keskin olacağı anlamına gelir.

4. Arka plana değil, aksiyona odaklanın

"Daha yüksek enstantane hızını ve geniş diyafram açıklığını [daha küçük f değeri] tercih edin çünkü reklam panoları ve benzer unsurlar nedeniyle arka planlar oldukça karmaşık ve dikkat dağıtıcı olabilir. Unutmayın; diyafram açıklığı ne kadar genişse odak o kadar az olur. Kalabalık arka planları bulanıklaştırın ve lensi, maksimum odak uzaklığında olabildiğince uzun süre kullanmaya çalışın. Son derece düşük bir ISO ayarı seçin. Bu sayede düşük diyafram açıklığı ile yüksek enstantane hızı kullanabilirsiniz."

Arka planı tamamen ortadan kaldırmak için Dave'in önerdiği ipuçlarından biri "tribünde biraz yükseğe çıkmak; bu sayede sahaya yukarıdan bakarsınız. Fotoğrafı yukarıdan aşağıya bakarak çektiğinizde sade, yeşil bir arka plana sahip olursunuz."

5. Güneşin altında oturun

Dave'e göre çekim yapmak için en iyi koşul "hafif bulutlu, açık" havadır çünkü ışık, tüm sahaya daha eşit bir şekilde dağılır ve pozlama ayarlarınızı sık sık yeniden düzenlemenize gerek kalmaz. Ancak gölgeli ve güneşli alanlar arasında ciddi bir kontrastın olduğu güneşli bir günde çekim yapıyorsanız Dave şunu öneriyor: "Güneşli tarafta oturun ve gölgeli tarafa doğru çekim yapın." Böylelikle ışık arkadan gelecek şekilde çalışırsınız. "Gölgede oturuyor ve güneşli tarafa doğru çekim yapıyorsanız bu biraz zorlu olabilir. Genellikle yalnızca parlak arka planın önünde duran oyuncunun silüetini çekersiniz. Bu nedenle daima güneşli tarafta oturun. Bu sayede daha güzel renkler de elde edersiniz."

Bunu, izleyicilerin park etrafında veya civarda özgürce dolaşabildiği küçük spor etkinliklerinde yapmak en kolayıdır. Burada mükemmel yeri arayıp bulabilirsiniz. Koltuk numaralı, biletli etkinliklerde de nereye oturmak istediğinizi seçebilirsiniz. O saatlerde güneşin altında kalacak koltuğu seçmek için sahanın hangi yönde konumlandığını ve etkinliğin günün hangi saatinde gerçekleştiğini öğrenin. Yardım almak için fotoğrafçılara yönelik bir güneş takip uygulaması da indirebilirsiniz.

6. Silüeti hedefleyin

Bazen de silüet efekti elde etmek istersiniz. Bunu yapmak için ISO'yu düşürün, enstantane hızını artırın ve diyafram açıklığını azaltın (daha yüksek bir f değeri kullanın). "Parlak bir arka plana ihtiyacınız olacak." diyor Dave. "Düşük pozlama kullanın. Silüet, çok sık yapmazsanız etkileyici olabilir. Ancak sık sık yaptığınızda klişe haline gelir."

7. Bulanık çekimle yaratıcılığınızı konuşturun

Bir dizi temel çekimden sonra yaratıcılığı konuşturma zamanı gelir. Bazı acemi fotoğrafçılar aksiyonu dondurma konusunda ısrarcı davranırlar ancak Dave, hızı vurgulamak için bulanıklıktan faydalanmayı öneriyor. Bunu yapmak için enstantane hızınızı 1/15 saniyeye ayarlayın. Ancak Dave şuna da dikkat çekiyor: "Fotoğrafın, insanların hangi sporla uğraştıkları anlaşılmayacak kadar bulanık olmasını istemezsiniz. Yüzlerinin hala olabildiğince keskin olması gerekir."

Özellikle de at yarışı, atletizm veya motor sporları gibi tahmin edilebilir, doğrusal hareketler içeren sporlarda aksiyon ile birlikte kaydırma (fotoğraf makinenizi, hareket halindeki kişiyi veya aracı takip etmek için hareket ettirerek), nesnenizi nispeten keskin şekilde yakalayıp diğer her şeyi bulanıklaştırmanıza yardımcı olur ve hızın etkisini aktarır.

8. Yere eğilin

Daha dramatik bir çekim için Dave şunu öneriyor: "Açınızı düşürün. Oyuncu size doğru atladığında yere eğilirseniz sanki havada uçuyormuş gibi görünür."

Bu Dave'in, İngiltere'nin o zamanki kaptanı Martin Johnson'un 2003'te Ragbi Dünya Kupasını kaldırdığı unutulmaz görüntüsü için uyguladığı stratejiydi. Martin'den daha alçak bir konuma geçerek halihazırda etkileyici boyuttaki ragbi oyuncusunun uzunluğunu ve kuvvetini vurgulayan bir perspektif elde etmişti.